1. sarmak, paketlemek, paket yapmak.
    I wrapped up the box in a brown paper before I posted it.
  2. (fikri/anlamı) gizlemek, anlaşılmaz hale getirmek, muğlâklaştırmak.
    He wrapped up his meaning in a
    fancy speech which I couldn't understand.
  3. bitirmek, tamamlamak, sona erdirmek.
    Now the agreement is wrapped up, all we have to do is to wait
    for the first orders: Şimdi anlaşmayı tamamladık, yapılacak şey ilk siparişleri beklemektir.
    Well, that about wraps it up: Eh, işimiz bitti artık.
  4. susmak, sesini kesmek.
bir davayı istediği şekilde sonuçlandırmak Fiil
anlamını karanlık bir dil ile ifade etmek Fiil
finansmanı garanti etmek Fiil
malları ambalajlamak Fiil
mallarını ambalajlamak Fiil
malları paket etmek Fiil
sıkı giyinmek Fiil
sarmak Fiil
haber özeti, kısa haberler. İsim